30 Haziran 2012 Cumartesi

Pancake

Nutella denilince aklıma pancake geliyor, pancake denilince Nutella. İşte bu ikilem arasında daldım uykuya dün gece ve sabah uyanır uyanmaz pancake yapmak için soluğu mutfakta aldım. Pancake hamuru ne çok tatlı ne de tuzlu; ama yine de tadı sanki tatlıya yakın diyebilirim. Bu yüzden bence şekerli tatlarla daha iyi gidiyor. Ama üzerine süreceğiniz krem peynirle ya da omletin yanında da keyifle yiyebilirsiniz. Malzemesi az, yapması kolay. Daha ne bekliyoruz?? Başlayalım:

Malzemeler:
100 gr un (1 su bardağı)
1 yumurta
5 gr kabartma tozu (1 tatlı kaşığı)
200 ml süt (1 su bardağı)
1 çorba kaşığı tozşeker
1 çorba kaşığı sıvıyağ

Unu ve kabartma tozunu bir kabın içine eleyin. Ardından toz şekeri, sıvı yağı, sütü ve yumurtayı ekleyin.
Bir tel çırpıcı yardımıyla ya da isterseniz mikserle iyice çırpın. Pürüzsüz, akışkan, bir hal alması gerekiyor.
Kesinlikle un topağı oluşmamalı. Ocakta yapışmaz bir tavayı kızdırın. Pişirmek için yağ kullanmıyoruz.
Pancake hamurumuzdan kepçenizin büyüklüğübe göre yarım veya bir kepçe kadar alın ve yavaşça tavaya dökün.
Döktüğünüz hamurun yuvarlak bir şekil alması gerekiyor. Benim yaptığım gibi bir tavada 2-3 tane bir arada pişirecekseniz, hamur sıvı olduğu için dökme anında bir araya gelip yapışmamalarına dikkat edin.
Üzeri göz göz olduğunda ters çevirebilirsiniz demektir. Ters çevirirken spatulayı rahatça kaydırarak pancake’i alabiliyor olmalısınız, eğer çörek tavaya yapışıyorsa çok az daha beklemenizde fayda var.
İki taraf da yeteri kadar piştiğinde tabağa alabilirsiniz. Sıcacıkken servis yapın, afiyet olsun.
Püf noktası: Pancake yaparken önemli olan nokta; pişen bir yüzü tekrar çevirip pişirmemek. Aksi halde iki kere tavayla buluşan kısım sertleşiyor. Böyle olmasını istemiyoruz. Süngerimsi yapısı bozulmamalı.

28 Haziran 2012 Perşembe

Zeytinyağlı Biber Dolması

Zeytinyağlı yemekler, yaz sofralarının baş tacı. E konu zeytinyağlılardan açılınca da, biber dolmasından bahsetmemek neredeyse imkansız. Hazırlaması kolay, sunumu kolay, sindirimi kolay. Gerçekten de insan yazın ortasında bir yemekten daha ne bekler? Diye düşünerek bugün biber dolması yapmaya karar verdim. Evet farkındayım; bugünkü yemeğimin tarifi çoğu kişi tarafından iyi biliniyor. Peki ya bilmeyenler? Bilip de tam tutturamayanlar? Bakalım malzemeler nelermiş?
Malzemeler:
1 kilo dolmalık biber
2 su bardağı su
1-2 domates

Harcı için:
1,5 su bardağı pirinç
5 adet soğan (orta boy)
Yarım su bardağı zeytinyağı (riviera)
1 tatlı kaşığı çam fıstığı
1 tatlı kaşığı kuş üzümü
1 çay kaşığı toz şeker
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı yeni bahar
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı tarçın
Yarım demet maydanoz
Yarım demet nane
1 adet limon
Soğanları soyduktan sonra yemeklik şekilde doğrayın. Orta boy bir tencereye sıvıyağı dökün ve soğanları kavurmaya başlayın.
Çam fıstığını yıkayın ve soğanlara ilave edin. Fıstıklar pembeleşinceye dek kavurun. Bu sırada pirinci de ayıklayın ve 15-20 dakika boyunca sıcak suda bekletin. Suyun el değmeyecek kadar kaynar olmaması gerekiyor ancak çok ılık da olmasın.
Fıstıkların pembeleştiğini görünce suyunu süzdüğünüz pirinçleri de tencereye alın ve yaklaşık 5-6 dakika kavurun. Sonra üzerine 1- 1,5 su bardağı kadar suyu ilave edin.
Koyduğunuz su miktarı pirinçlerin biraz üzerinde kalmalı. Ardından kuş üzümlerini de yıkayın ve tencereye ekleyin. Tuzu ve şekeri de koyarak tencerenin kapağını kapatın ve orta ateşte pirinçlerin suyunu çektirin. Bu sırada maydonoz ve naneyi ince ince kıyabilirsiniz. Limonun da suyunu sıkın.
Pirinçler suyunu çekince yeşillikleri, baharatları ve limon suyunu ekleyerek; harcı soğumaya bırakın. Dolmalık biberleri yıkadıktan sonra kapaklarını resimdeki gibi kesin ancak tamamen ikiye ayırmayın.
Çekirdeklerini nazikçe temizleyin. Domateslerin de çekirdeklerini ayıklayın ve etli kısımlarını dolmalara kapak olacak şekilde kesin.
Harcını doldurup, domatesle kapattığınız biber dolmalarını tencereye sıkışık bir biçimde dizin.
Böyle dizmek dağılmamaları için önemli. Çok derin bir tencere seçmemenizi öneririm. Pişirmek için tencereye dolmaların yarısına gelecek kadar yaklaşık 2 su bardağı su ekleyin ve 2 çorba kaşığı zeytinyağını da ilave ederek orta ateşte 35-40 dakika kadar pişirin.
Piştiğini biberlerin renk değiştirmesinden de, pirinçlerin yumuşamasından da anlayabilirisiniz. Soğuduktan sonra servis için aldığınız kabı limon dilimleriyle süsleyerek servis yapabilirisiniz. Afiyet olsun.
Püf noktası: 1: Dolmaları doldururken harcı çok sıkı koymamaya dikkat edin. Pişme aşamasında pirinçler iyice şişeceği için çok sıkı doldurmak, dolmalarınızın taşmasına sebep olur. 2: Yerken daha tuzlu bir tat almak istiyorsanız, harcı doldurmadan önce biberlerin için az miktarda tuzla ovabilisiniz.

25 Haziran 2012 Pazartesi

Krem Karamel

Hava öyle sıcak ki neredeyse yediğim her şeyin buzdolabından çıkmış olmasını istiyorum. Özellikle tatlıların. Bu yüzden bugün soğuk ve hafif bir tatlının tarifini paylaşayım istedim. Hem hafif, hem sütlü hem de pratik ne olabilir diye düşünürken aklıma krem karamel geldi. Bu güzel vanilya kokulu Fransız tatlısını isterseniz benim yaptığım gibi kaselere boşaltarak; isterseniz de bir büyük çukur borcama boşaltıp, piştikten sonra dilimleyerek servis yapabilirsiniz. Ben tek kişilik kaplarda sunum yapmayı daha çok beğendiğim için sizinle bu şeklini paylaşacağım. Başlayalım:

Malzemeler:
7 yumurta
320 gr toz şeker (2 su bardağı)
20 gr vanilya (2 paket)
1 litre süt

Karameli için:
160 gr şeker (1 su bardağı)

Bir mikser yardımıyla yumurta ve şekeri 5 dakika kadar çırpın. İsterseniz çırpma işlemini blenderda da yapabilirsiniz. Ben öyle yaptım.
Yumurta ve şeker karışırken, başka bir tencerenin içinde sütü kaynatmaya başlayın.
Daha sonra kaynayan sütü, yumurta ve şeker karışımının içine yavaş yavaş ekleyerek, çırpmaya devam edin. Farklı karışımları birleştirirken ısıların eşitlenmesi her zaman önemli. Ardından vanilyayı ekleyin. 2-3 dakika daha karıştırmaya devam edin. Karıştırma işlemi bitince sütün köpürdüğünü göreceksiniz. Köpüğü bir kaşık yardımıyla başka bir kaba alın.
Krem karamel kremasını kaplara boşlatmadan önce karameli hazırlamamız gerek.
Bunun için 1 bardak şekeri, altı yanmayacak bir çelik tencerede, bir tahta kaşıkla karıştırarak eritmeye başlayın.
Şeker önce topaklanabilir; bu yüzden karıştırırken aynı zamanda topakları ezmelisiniz. Karameli taslara boşaltırken elinize bulaşmamasına çok dikkat edin. Şeker sıvı haldeyken ciddi yanıklara yol açabiliyor.
Karameli ısıya dayanıklı kaplara paylaştırın.  Her kaseye yaklaşık 1-2 çorba kaşığı kadar karamel yeterli oluyor. Ardından krem karamelin kremasını da kaplara eşit olarak pay edin. Son olarak, en üste ayırmış olduğunuz süt köpüğünü taşacak şekilde bölüştürün.
Fırını önceden 160 dereceye ısıtın. Fırın tepsisine kaynamış su dökün ve tasları tepsiye yerleştirin. 30-40 dakika kadar pişecekler.
Piştiklerinde işte tam da böyle oluyorlar.
Buzdolabında en az 3-4 saat dinlendirdikten sonra servis yapabilirsiniz. İyice dinlendikten sonra servis yapacakken; sivri uçlu bir bıçağı kapların kenarından sokarak, krem karamelle tasın arasına hava girmesini sağlayın ve üzerine tabağı örtün. Sonra dökülmemesine dikkat ederek; tabağı düz, kaseyi ters çevirin ve tatlının tabağa yerleşmesini sağlayın.
Bu aşamada kasenin arkasına bir kaç kez hafifçe vurmanız da işinizi kolaylaştıracaktır. Afiyet olsun.
Püf noktası: Şekeri karamel haline getirirken yanmamasına da çok dikkat edin. Aksi halde tadı bozulacaktır.

16 Haziran 2012 Cumartesi

Kandil simidi

💛
Mutlaka görmüşsünüzdür; kandil günlerinde bütün pastaneler, vitrinlerinin en güzel köşesine kandil simidi kutularını dizer ve kutlama mesajlarını yazar. Ama ben kandil günlerinde evin mis gibi mahlep kokmasını seviyorum. Bu nedenle de kandil simitlerini evde yapmayı tercih ediyorum. Aslında kandil günlerinde helva kavurmak da geleneklerimiz arasında ancak belki isminden belki de pratikliğinden dolayı kandil simidi ikram etmek çok daha yaygın. Haydi bakalım bu gevrek ve yağlı simidi bir de benim tarifimle denemeye ne dersiniz?
Malzemeler
Hamuru için

400 gr un (4 su bardağı)
10 gr kabartma tozu (1 yemek kaşığı) (1 paket)
1 yumurta
30-35 gr sıvı yağ (3 yemek kaşığı)
200 gr margarin (1 paketten biraz eksik) (oda sıcaklığında)
1 çay kaşığı tuz
45 gr su (3 yemek kaşığı)
1 çay kaşığı mahlep

Üzeri için
1 yumurta (akı ve sarısı ayrışacak)
Susam
Çörekotu

Öncelikle tüm kuru malzemeyi elekten geçirin ve karıştırın.
Sonra un karışımının ortasına açacağınız çukura yumurtayı, sıvı yağı ve suyu ekleyin. Sıvı malzemeyi karıştırarak yavaşça un karışımına yedirin.
Malzemeler hamurlaşırken, oda sıcaklığındaki margarini ekleyin ve yoğurarak karışıma yedirin.
Yoğurmaya devam edin. Yağlı ve ele yapışmayan bir hamur elde etmek istiyoruz.
Çok sert olmayan ancak yumuşaktan serte yakın bir kıvamı olmalı. Pürüzsüz, topaklanmamış ve ele yapışmayan bir hal aldığında; 15-20 dakika kadar hamuru dinlendirin.
Sonrasında ceviz büyüklüğünde koparttığınız bir parçaya ellerinizle şekil vermeye başlayın.
Masada rulo şeritlere dönüşen hamur parçalarına son olarak halka şeklini verin ve iki ucunu birbirine yapıştırın.
Susamlı yapacağınız kandil simitlerini önce yumurta akına batırın sonra da susama bulayın.
Çörekotlu olacak olanların da üzerine yumurtanın sarısını sürün ve üzerlerine çörekotu serpin.
Kandil simitlerini önceden 180 dereceye ısıttığınız fırında 20-30 dakika kadar pişirin.
Hayırlı kandiller dilerim. Afiyet olsun.
Püf noktası: Havalar oldukça ısındı. Hamurunuzu hazırlarken çok nemli ya da çok sıcak bir ortamda olmamaya dikkat edin. Aksi halde hamur istediğiniz kıvamı alamayabilir.

12 Haziran 2012 Salı

Çiğ börek

Çiğ böreğe kelimenin tam anlamıyla bayılırım. Yanında da ayran olmalı mutlaka ki keyfi çıksın. Kırım mutfağının vazgeçilmezlerinden biri olan çiğ böreğe, göçmenler arasında "Çibörek", Şırbörek" ya da "Şubörek" diyenler de var. Benim annemin de babamın da babaanneleri Kırım göçmeni olduğundan; bu mutfağa ayrıca bir ilgi duyduğumu belirtmeden geçemeyeceğim. Bu lezzetli böreği gidip yerinde yemek isteyenler varsa; süper bir mekan önerisinde de bulunabilirim. Yıllar boyunca dedemin babamı, babamın da beni götürdüğü ve ailemizde zamanla bir alışkanlık haline gelen özel bir çiğ börek dükkanı var Şehremini’de; meşhur tarihi "Odabaşı Çiğbörekçisi". Umarım bir gün sizin de bu semte yolunuz düşer ya da sırf bu lezzeti denemek için özellikle gidersiniz. Şimdi evde yapmak isteyenler için ailemizdeki gizli tarifi sizinle paylaşıyorum. Dikkat: bu bir sır!! Şimdi başlayalım:
 Malzemeler
Hamuru için:
300 gr un (3 su bardağı)
1 tatlı kaşığı tuz
Aldığı kadar su (yaklaşık 1 su bardağından biraz eksik)

Harcı için:
250 gr orta yağlı kıyma (dana ya da koyun)
1 büyük soğan
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı karabiber
Yarım çay bardağı su

Hamur yapmadan önce, topaklanma olmaması için unu elemenizde fayda var. Tuzu ve unu kuru haldelerken karıştırın; bu tuzun bir noktada sabitlenmemesi için önemli. Ardından yavaş yavaş suyu ekleyin ve yoğurmaya başlayın. Hamur ne çok sert ne de çok yumuşak olmamalı.
Şu meşhur tabirle kulak memesi kıvamında olması gerekiyor. Yoğurma işleminiz bittiğinde; yani hamuru istediğiniz kıvama ulaştırınca dinlenmesi için üzerini nemli bir bezle örterek kenara koyun. Bu şekilde en az 1 saat dinlensin. Harcını yapmaya başlarken, soğanı mutlaka rendeleyin.
Kıymayı bir kaba alın, soğanı, tuzu ve suyu ekleyerek karıştırın. Ölçü verdim ama karabiberin de tuzun da ölçüleri her zaman sizin damak tadınıza göre ayarlanabilir. Bekleme süresi dolduğunda, hamuru ceviz büyüklüğünde eşit parçalara ayırın.
Elinizde yuvarlayarak şekil verin. Tezgaha un serperek, bir merdane yardımıyla hamuru açmaya başlayın.
Börek hamurunun ince olmasını istiyoruz ancak bu inceliği ayarlarken harcın sulu bir kıvam taşıdığını göz önünde bulundurun.
Yani pişirirken, delinip kıymaların dökülmesini istemeyiz öyle değil mi?
Börekleri hazırlarken, bekleyen hamurları, kurumamaları için bir buzdolabı poşetinde bekletebilirsiniz. Ben öyle yapıyorum.
Açma işlemi bittikten sonra; resimde gördüğünüz gibi, hamurun bir tarafına harcı yayın ve kuru kalan kısmı üstüne örterek; yarım ay şeklinde böreği kapatın.
Ellerinizle hamurun kapandığına emin olunca, bir hamur kesme aleti yardımıyla şekil verebilirsiniz.
Sıra pişirmeye geldiğinde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, yağın iyice kızgın olması.
Aksi taktirde börekler yağı emer ve hiç hoş olmayan bir hal alır. Aslında bu, zaten  tüm kızartma yemekleri için geçerli. Kızarma işlemi yaklaşık 4-5 dakika sürüyor. Börekleriniz altın sarısı bir renk aldığında piştiklerini anlayacaksınız.
Kızarttığınız çiğ börekleri mutlaka sıcakken servis yapın. Afiyet olsun.

Püf noktası: Soğanları küçük küçük doğramayı bu börek için kesinlikle önermem, yerken ağzımıza hiçbir şekilde soğan parçası gelmemesi gerekiyor. Ayrıca harcımızın biraz cıvık olmasını istediğimiz için de soğanın rendelenerek suyunun çıkması işimize yarıyor.